Manisa İl Müftülüğü 2022 Ramazan Sayfası-29

0

MANİSA -MEDYA 30.04.2022 00:33:51 3637 0
Manisa İl Müftülüğü 2022 Ramazan Sayfası-29

Manisa İl Müftülüğü 2022 Ramazan Sayfası
Hazırlayan: Sebahattin GÖKSU / İl Vaizi




30.04.2022 Cumartesi (29 Ramazan 1443)

Günün Ayeti:

“Kim iyi bir işe aracılık ederse onun da o işten bir nasibi olur. Kim kötü bir işe aracılık ederse onun da ondan bir payı olur. Allah her şeyin karşılığını vericidir.' (Nisa, 4/85)

Günün Hadisi:

“Yedi şey vardır ki, kul vefâtından sonra kabrindeyken de bunların ecri kendisine ulaşır: Öğrettiği ilim, akıttığı su, açtığı su kuyusu, diktiği meyve ağacı, inşâ ettiği mescid, mîras bıraktığı Mushaf-ı Şerîf, vefâtından sonra kendisi için istiğfâr edecek hayırlı evlât.” (Beyhakî, Şuab, III, 248; Heysemî, I, 167)

Günün Duası:   

'Allah'ım! Kesin imandan sonra şüpheye düşmekten Sana sığınırım.
Şeytanlara yakın olmaktan sana sığınırım ve din gününün azabından sana sığınırım.'
(İbn Ebî Şeybe, 'Dua', 1, No: 29135)


Günün Makalesi:

BAKİ KALAN SALİH AMELLERİMİZ / Faik GÜLÜMSER / Saruhanlı İlçe Vaizi
           
            Allah (cc) insanları fani yaramıştır. Dünyada huzur ve saadete erişsin diye peygamber ve kitap göndermiştir. Kur’an ve Sünnetin rehberliğinde bu fani hayattan baki hayatı kazandıracak yolu ve yaşantıyı göstermiştir.
             Kur’an’da : Onlara dünya hayatına dair şu örneği de ver: O, gökten indirdiğimiz su gibidir; o su sayesinde yerdeki bitkiler gelişip birbirine karışır . Sonra da bu bitkiler rüzgarın savurduğu çerçöp haline gelir. Allah her şeye muktedirdir (Kehf : 45 diyanet meali )
             Servet ve oğullar dünya hayatının süsüdür. Kalıcı olan daranışlar(baki kalan salih ameller)ise Rabbinin nezdinde hem sevapça daha hayırlı  hem de ümit bağlamaya daha layıktır. (kehf :46 diyanet meali.)
            Mal ve evlatlar dünya hayatının süsüdürler ; islam da normal ve temizlik sınırları içinde bu süslerden yararlanılmasını yasaklamaz. Ne ar ki, İslam mal ve evlada sonsuzluk terazisinde herhangi bir süs ve değer ifade ediyorsa o değeri verir, fazla değil.
            Mal ve evlatlar süstürler ama yegane değer ölçüsü  değildirler. Şu halde insanların bu süslere göre ölçülmeleri, dünya hayatının da bu süsler temel alınarak değerlendirilmeleri doğru değildir. Gerçek değer; hareket tarzı, söz ve ibadet gibi geride bırakılan yararlı ve kalıcı şeylerdir. Mal ve evlat Allah’ın rızasını kazandırdığı kadar değerlidir. Ancak böyle olursa ahirete baki kalan salih ameller olurlar Kur’an nezdinde biz beka yolcusuyuz. Fani dünyada hiç kalan yok, O halde işlerimiz de, nefesimiz de, adımlarımız da, anlarımız da ahirete yüz akıyla taşınmalı,ebediyete mal olmalı ve ebedileşmelidir. Kur’an bunu istiyor.
            Peygamber Efendimizin hane-i saadetlerinde bir kurban kesilmişti. Efendimiz ( s.a.v.) Hz. Aişe ye ( r.a.) “Bunu dağıt ey Aişe “ buyurdu akşamleyin geldiğinde sordu: “Ne yaptın ey Aişe?” Hz. Aişe validemiz. “Ya Resulullah ! Hemen hepsini dağıttım. Sadece bir kürek kemiği kaldı.”dedi. Peygaamber efendimiz (sav)”Ey Aişe öyleyse kürek kemiği dışında hepsi bize kaldı desene “buyurdu .(Tirmizi,Kıyamet)
            Demek oluyor ki dağıtılan et, bakiyatü’s-salihattan olduğu için dağıtanın baki mal hükmündedir. Dağıtılmayan ise meçhuldür. Eğer Allah’ın adı anılır,hamde ve şükre vesile olursa Allah'ın nimeti olduğu hatırlanırsa o da bakiyatü’s-salihattan olur ve bize kalır demektir .Bir diğer ayet-i kerimede Allah (cc)doğru yola gidenlerin hidayetini arttırır. Baki kalacak olan salih ameller Rabb'inin nezdinde hem mükafat bakımından daha hayırlı hem de akibetçe daha iyidir .(Meryem 76)
            Resulullah bir gün “el bakiyatü’s-salihat “ı kalıcı salih amelleri çok söyleyin buyurdular. Ashab-ı Kiram “Bunlar nelerdir ey Allah'ın resulü ? “diye sordular .Allah resulü (sav) “el-milletü “ (din) buyurdular .Tekrar sorduklarında efendimiz (sav) aynı cevabı verdiler dördüncüsünde ise ;”Tekbir ,tehlil, tahmid ve la havle vela kuvvete illa billah” buyurdular .(Ahmet,III, 75)
            Demek ki millet ırk anlamında değil din anlamında kullanılmış bu şekilde “millete İbrahime” şeklinde Kur'an'da da vardır. Dolayısıyla Biz İslam milletiyiz .Hadisin devamında Tekbir (Allahu Ekber), tehlil (la ilahe illallah), tahmid( Elhamdülillah) ve la havle ve la kuvvete illa billah, buyurulmuş .Demek ki bu zikirler sürekli anlamı düşünülerek söylenmeli ve hayatımızı bu zikirlerde ki anlamları özümseyerek yaşamalıyız diğer bir rivayette .Bu zikirlerin ağacın yapraklarını döktüğü gibi günahları döktüğü bildirilmiştir.( İbni Mace, Edep, 56 )
            İbn-i Abbas (ra)  ayette özendirilen kalıcı salih amelleri söyle sıralamıştır. Allah'ın zikri tebarekellah, estağfirullah, sallallahu ala Resulullah gibi zikirler, namaz, oruç, hac, sadaka, köle azad etmek, cihad, sıla-i rahim.... Yani bunun gibi bütün güzel ameller. Bunlar cennette gökler ve yer devam ettiği müddetçe sahibi için ebediyen kalacak amellerdir. (Taberi, Cami’ül Beyan 87/35)
             Sözümüzü Hz.Ömer'in duasına “amin” diyerek bitirelim.” Allah'ım dünyayı bize süsledin ve ondan sonrasının daha hayırlı olduğunu haber verdin. Bizim nasibimizi daha hayırlı ve daha kalıcı olan tarafta kıl. Amin (Suyuti ed Dürrül Mensur)




Günün Fetvası:  


Zekât âyetinde geçen “fî sebîlillah”ın kapsamına okullar, Kur’an kursları, camiler ve benzeri hayır kurumları girer mi?
Zekâtın sarf yerleri, Kur’an-ı Kerim’de (Tevbe, 9/60) belirlenmiştir. Hz. Peygamber (s.a.s.) de toplanan zekâttan kendisine hisse verilmesini isteyen bir zata hitaben, “Yüce Allah, zekât (taksimi) hususunda ne bir peygamberin ne de başkasının hükmüne razı olmadı, onunla ilgili hükmü kendisi verdi ve onu sekiz sınıfa taksim etti. Eğer o sınıflardan isen sana hakkını veririm.” (Ebû Dâvûd, Zekât, 24) buyurmuştur.
Bu itibarla, belirli şartları taşıyan müslümanların yükümlü oldukları zekât ve fıtır sadakasının, Kur’an-ı Kerim’de Cenab-ı Hak tarafından belirlenen yerler dışında herhangi bir yere verilmesi veya cami, köprü, yol, okul, yurt, suyolu vb. hayır işlerine sarf edilmesi fakihlerin çoğunluğunca caiz görülmemiştir. Zira zekât ve fıtır sadakasının sahih olmasının şartlarından biri de temliktir. Temlik, eşya üzerindeki mülkiyet hakkını veya malî bir hakkı başkasına devretmeyi ifade eder.
Bu sebeple özellikle müslüman fakirin ve ihtiyaç sahibinin hakkı olan ve ancak temlik etmekle yükümlünün zimmetinden düşen zekât ve fıtır sadakasının, tüzel kişilere, hayır kuruluşlarına verilmesi caiz görülmemiştir (el-Fetâva’l-Hindiyye, I, 207). İlgili âyetteki “Allah yolunda” anlamına gelen “fî sebîlillah” ifadesi, kendisini Allah yoluna ve İslam’a adamış hac yolcuları, askerler ve ilim için yola çıkan gerçek kişiler olarak yorumlanmıştır.



Esma-ü’l-Hüsna:

Berr; iyilik ve bahşişi çok olan; va’dini yerine getiren demektir.
Allah Teâlâ, kulları hakkında kolaylık isteyendir. Yaratıklarına karşı rahmet ve mağfireti; lütuf ve ihsânı bol olandır. Kullarının hep iyiliğini ister, kötülüklerini ve zorluk çekmelerini istemez. Yapılan kötülüklerin çoğunu bağışlar, örtbas eder.

Tevvâb: Sözlükte “geri dönmek, rücû etmek” anlamındaki tevb (tevbe, metâb) kökünden türeyen tevvâb “dönüş yapan, bu eylemi nicelik ve nitelik açısından çokça gerçekleştiren” mânasına gelir. Terim olarak tevvâb insan için kullanıldığında “çok tövbe eden”, Allah’a nisbet edildiğinde “tövbeleri çok kabul eden” demektir .Allah Teâlâ, kullarını tövbeye sevkeden ve tövbelerini kabul edendir. Kendisine yönelen kullarının günahlarını affedendir. Tövbeleri kabul edip günahları bağışlayandır. Kul, işlediği günahlardan pişman olur, tövbeye yönelirse Allah onu tövbesinde başarılı kılar ve tövbesini kabul eder.

Müntekim; suçlulara, adâleti ile hak ettikleri cezayı veren demektir.
Allah Teâlâ, suçluları hemen cezalandırmaz. Onları çeşitli yollarla uyarır. Yanlış davranışından dönmesi için kendisine fırsat ve yeterli zaman verir. Tövbe etmeyenleri cezalandırır. Fakat bu cezalandırma kendisi için değildir; zulüm ve gadre uğrayanlar içindir. Allah, dostlarından değil, düşmanlarından intikam alır.

Ramazan Sözlüğü:

Kûtü'l Amâre

Birinci Dünya Savaşı sırasında hedefleri Bağdat’ı almak olan İngilizler, General Townshend komutasında 26 Eylül 1915 tarihinde Kûtül‘amâre’yi işgal ettiler. 22- 26 Kasım 1915’te Bağdat’a 30 km mesafedeki Selmânıpâk denilen yerde saldırıya geçtiler. İngiliz ordusu çatışmalar sonrası büyük kayıplar vererek Kûtül‘amâre’ye çekilirken, Osmanlı ordusu bölgeyi kuşatma altına aldı. İngilizlerin kuşatmayı kırma, ordularına yardım etme girişimleri başarısızlıkla sonuçlandı. Halil Paşa kumandasındaki bu kuşatma yaklaşık beş ay sürdü. 29 Nisan 1916 günü anlaşma imzalanması sonrasında Osmanlı kuvvetleri Kûtül‘amâre’ye muzaffer olarak girdi ve 13.309 kişilik İngiliz ordusunu teslim aldı. Kûtül‘amâre zaferi Osmanlı’nın güney cephesini ele geçirmek isteyen İngilizler’in planlarını sekteye uğratmıştır. Zayıfladığımız anda dahi inancımız ve cihat neticesinde ortaya çıkan manevi güç ile neler başarabileceğimizi gösteren bu zafer şanlı tarihimizin altın sayfalarına şerefle işlenmiştir.

Malın Kıymeti

Zamanın birinde zenginliği herkesin dilinde olan bir tüccar ile bilge bir zat sohbet ederken konu malın mülkün kıymetsizliğine gelir. Bilge adam, “Farz et ki büyük bir çölde kaybolmuşsun. Susuzluktan ölmek üzeresin. O anda birisi gelip elindeki su dolu kırbayı sana satmak istese kaç para verirsin?” diye sorar. Tüccar:
- Ne kadar isterse veririm.
- Peki, o suya karşılık servetinin yarısını istese de verir misin?
- Veririm.
Bilge, hak verir ve devam eder:
-Diyelim ki servetinin yarısı ile o suyu alıp içtin. Fakat bir müddet sonra sancılanmaya başladın ve ihtiyaç gidermek istesen de buna muvaffak olamadın, âdeta ölecek hâle geldin. O anda yine biri karşına çıkıp: “Seni tedavi edebilirim, ancak servetinin tamamını isterim” dese, ne dersin? Tüccar hiç düşünmeden:
-Elbette razı olurum, der. Bunun üzerine bilge:
-Öyleyse önce içtiğin, sonra da dışarı attığın bir yudum su kıymetinde bile olmayan servetine sakın güvenme! Hiç kimseye karşı mal, mülk ve servetinle övünme, der.

 

Ramazan-19

Ramazan-18

Ramazan-17

Mustafa Arı Projelerini Açıkladı!

Ramazan-16

Ramazan-15

Ramazan-14

  • Cuma 22.6 ° / 8.6 ° Güneşli
  • Cumartesi 24 ° / 10.7 ° Güneşli
  • Pazar 25.5 ° / 12.4 ° Güneşli

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.