Manisa İl Müftülüğü 2022 Ramazan Sayfası Hazırlayan: Sebahattin GÖKSU / İl Vaizi
03.04.2022 Pazar (2 Ramazan) Günün Hadisi: “Tehlike bile görseniz doğruluktan ayrılmayın. Zira kurtuluş doğruluktadır. Kurtuluş dahi görseniz yalandan kaçının. Zira asıl tehlike yalandadır.” Abdullâh b. Muhammed, Mekârimu’l-Ahlâk, I, 46. Günün Ayeti: “Ve şöyle niyaz et: Rabbim! Gireceğim yere doğruluk, dürüstlük ve sıdk ile girmemi sağla; çıkacağım yerden de doğruluk, dürüstlük ve sıdk ile çıkmamı sağla. Bana yüce katından tarafından, hakkıyla yardım edici bir kuvvet ihsan eyle!” [1] İsra 17/80. Günün Duası: “Allah”ım! seni zikretmek, nimetlerine şükretmek ve sana ne güzel biçimde ibadet etmek konusunda bana yardım eyle. “ Günün Fetvası: Oruca ne zaman ve nasıl niyet edilir? Niyet etmek orucun şartlarındandır. Niyetsiz oruç sahih değildir. Kalben niyet etmek yeterli ise de niyeti dil ile ifade etmek menduptur. Oruç için sahura kalkılması da niyet sayılır.
Ramazan orucu, belli günlerde tutulmak üzere adanan oruçlar ile nafile oruçlar için niyet etme vakti, güneşin batması ile ertesi gün tepe noktasına gelmesi öncesine kadarki süredir Ancak imsaktan sonra yapılacak niyetin geçerli olması için bu vakitten itibaren bir şey yenilip içilmemiş, oruca aykırı bir iş yapılmamış olması gerekir. Aksi takdirde gündüz niyet caiz olmaz (Kâsânî, Bedâî’, II, 85). Bu oruçlar için, “yarınki orucu tutmaya” şeklinde mutlak niyet yeterlidir. Bununla birlikte geceden niyet edilmesi ve “yarınki Ramazan orucuna” şeklinde orucun belirlenmesi daha faziletlidir. Ramazanın her günü için ayrı niyet edilmesi gerekir (Mevsılî, el-İhtiyâr, I, 397, 400).
Kaza, keffaret ve bir zamana bağlı olmaksızın adanan oruçlar için gün batımından itibaren en geç imsak vaktine kadar niyet edilmiş olmalıdır. Bu tür oruçlara niyet edilirken, “falanca kaza, keffaret veya adak orucuna” şeklinde belirtilmesi gerekir.
Şafiî mezhebine göre ise nafile dışındaki tüm oruçlara geceden niyet edilmelidir. İmsak vaktine kadar niyet edilmemişse o günün orucu geçerli olmaz. Nafile oruçlara ise güneş tepe noktasına gelmeden öncesine kadar niyet edilebilir (Şirâzî, el-Mühezzeb, I, 331-332).
Günün Makalesi: Ramazan ve Sorumluluk Bilinci / Ali Çalışkan / Ahmetli İlçe Vaizi İnsanoğlu hem özgür hem de sorumlu bir varlık olarak yaratılmıştır. Özgürlüğünün bir sonucu olarak davranışlarından sorumludur. İnsanın Rabbine, kendisine, ailesine ve çevresine karşı sorumlulukları vardır. Sorumluluk insan hayatına anlam katar onu başıboş bir şekilde yaşamaktan kurtarır İbadetlerde bu sorumluluğun bir parçasıdır. Sorumluluğunun farkına varması için çeşitli eğitimlerden geçmektedir. Ramazan da sorumluluk eğitiminin bir parçasıdır: “Ey İnananlar! Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, Allah'a karşı gelmekten sakınasınız diye, size sayılı günlerde farz kılındı. İçinizden hasta olan veya yolculukta bulunan, tutamadığı günlerin sayısınca diğer günlerde tutar. Oruca dayanamayanlar, bir düşkünü doyuracak kadar fidye verir. Kim gönülden iyilik yaparsa o iyilik kendisinedir. Oruç tutmanız eğer bilirseniz sizin için hayırlıdır.”Bakara Suresi - 183-184 “Sakınmanız için, sakınasınız diye” ifadesi oruç ibadetinin hikmetine ışık tutmaktadır. Sakınmak (takvâ, ittikā) günahlardan uzak durmak, günaha girmemek için çaba göstermektir. Günahtan uzak durmak insani sorumluluğun bir parçasıdır. Enam Suresi’nin 164. ayet- kelimesinde Cenabı Allah mealen şöyle buyurur “De ki: “Her şeyin Rabbi O iken ben başka bir Rap mı arayayım? Herkes günahı yalnız kendi aleyhine kazanır. Hiçbir günahkâr başka bir günahkârın günah yükünü yüklenmez. Sonra dönüşünüz ancak Rabbinizedir. O size, ihtilaf etmekte olduğunuz şeyleri haber verecektir.” Rabbimizin insanlara bahşettiği nimetler sayamayacağım kadar çoktur. Akıl, irade, ilim, iman, mal mülk ve sıhhat bu nimetlerden bazılarıdır. Bütün bu nimetleri karşı insanın elbette yerine getirmesi gereken sorumluluklar vardır. Her nimetin insana yüklediği bir sorumluluk vardır. İnsanoğlu verilen bu nimetlerden ahiret gününde hesaba çekilecektir. Ramazan sorumluluk bilincini bir anlamda Takva kavramını geliştiren bir aydır. Sahurla berekete, oruçla sıhhate, Kur’an’la nura, teravihle huzura erişeceğimiz Ramazan ayını idrak ediyoruz. Zekât ve fitrelerimizle, hayır hasenatlarımızla sorumluluklarımızı daha çok hatırladığımız kutlu zamanları yaşıyoruz. Dilimizi zikre, kalbimizi şükre, aklımızı tedbir ve tevekküle, bedenimizi sabra alıştıracağımız en güzel anları yaşıyoruz. Ramazan nefsimizi terbiye ettiğimiz bir aydır. Elimize dilimize belimize; kendimize sahip çıktığımız bir aydır. Ramazan taşıdığımız sorumluluğumuzu hatırlatan bir aydır. Sorumluluk duygusunu kuşanmanın erdemiyle, Müslüman olarak yaşamanın izzetiyle Allah’ın huzuruna varalım. Nihai hedefimizin Allah rızası olduğunu aklımızdan çıkarmayalım. Her günümüzü, Rabbimizin rızasına uygun faydalı işlerle, salih amellerle, iyilik arzusu ve tefekkür sermayesi ile değerlendirip kurtuluşa erelim. Esma-u’l- Hüsna:
Allah: Bütün ‘el-Esma-ül-hüsna’sının manasını kendisinde toplayan isimdir.
“O, var eden, güzel yaratan, yarattıklarına şekil veren, en güzel adlar kendisinin olan Allah'tır.” (Haşr 59/24) Rahman: İyilere de kötülere de merhamet eden. Yani yarattıklarının hepsine merhamet edendir.
Rahim: Ahirette yalnız mü’minlere merhamet edendir. RAMAZAN SÖZLÜĞÜ
ORUÇ: İslam’ın beş şartından biridir. İmsak vaktinde niyet edilerek oruca başlanır. İftar vaktine kadar bir şey yemeyip içmeyerek yapılan bir ibadettir.
İFTAR DUASI VE ANLAMI
-“Allahümme leke sumtü ve bike amentü ve aleyke tevekkeltü, sübhaneke ve ala rızkıke eftartü veli savmel' ğadin min şehri ramazane neveytü fağfir li ma kaddemtü vema' ahhertü. ' Allah'ım senin rızan için oruç tuttum, sana inandım, sana güvendim. Senin rızkınla orucumu açtım. Yarının orucuna da niyet ettim, benim geçmiş ve gelecek günahlarımı bağışla. Ey, bağışlaması bol Rabb'im, beni, ailemi, milletimi, devletimi ve inananları koru. Rahmetini, yardımını esirgeme ülkemizden. Bizlere yaşama sevinci ver. Her türlü güçlüğe karşı dayanma gücü ver. Senin her şeye gücün yeter. Amin.”