Ege İhracatçılar Derneği (EGEİD) Yönetim Kurulu Başkanı Ayberk Aloğlu, Manisa ve ülkemizde birçok ürünün üretildiğini ama kaliteli olması konusunda sorunlar yaşadıklarını söyledi. Türkiye’de üretilen bir ürünün başka bir ülkede daha farklı fiyata satıldığın belirten Aloğlu, ürünü daha karlı satmak için çalışmalara yapılması gerektiğini kaydetti. İhracatın önemli olduğunu vurgulayan Aloğlu, daha önemlisinin yatırımcı çekmek olduğunu ifade etti.
Üretimin miktarını artırmanın önemli olduğunu ama katma değerinin onun çok daha üstünde olduğunu vurgulayan Aloğlu, “Manisa üretilmeyen bir şey yok. Ben bunları sanayici olarak bilmiyordum. Manisa’yı karış karış gezerken nelerin üretildiğini gördüm. Manisa’da yüzlerce ürün üretiliyor. Ama gelip dolaşıyoruz. Üretim değil pazarın kalitelendirilmesi çok önemli. Üzümümüzün kilosu 10 lira, Almanya’da 100 gramı 5 Euro. Tek fark içine portakal kabuğunun girmesi. Neyi kadar üretelim derdinin yanında ne kadar karlı satabiliriz onu düşünmemiz lazım. Yoksa çalış çalış nereye kadar. Önümüzde duvar var duvarı ittiriyoruz ittiriyoruz ama davar aynen yerinde duruyor. Bunu farklı bir yöntemle yapmamız lazım” dedi.
Yabancı yatırımcıları ülkemize çekmenin önemli olacağını açıklayan Başkan Aloğlu, “Baktığımızda ihracat kamu yararına ve ülkelerin mutlaka yapması gerekir ama bunun daha üstü dış yatırımdır. Çünkü ihracatı yapıyoruz. 100 milyon dolarlık döviz sağladık diyelim ama bu para geri çıkıyor. Çünkü ham maddeyi de dışarıdan alıyoruz. Biz dış yatırımcıyı buraya çektiğimizde o para burada kalacak, ülkemizde kalacak. İstanbul’dan Ankara’ya, İzmir’den Diyarbakır’a gidecek ama burada kalacak. Ama bu dış yatırımcıyı bulamadığımız takdirde ihracatın yüzde 20’si sizde kalır” diye konuştu.
Dövizin yüksek olmasının alım gücünü düşürdüğünü söyleyen Aloğlu, ama bu durumun aynı zamanda ihracatı bir tık daha artırdığını açıkladı. Aloğlu, “Dövizin en üst tarafta durması ne iyi, ne de çok dibe inmesi iyi. O dengeyi gözetmeliyiz. Fiyatı dövize göre belirliyoruz. Bu konuda devletimizin elinden geleni yaptığından eminiz. Ama önce onunda oturması lazım. Pandemiden sonra ilk işimizin döviz kurunun oturması lazım. Daha sonra ister istemez üretim zaten kendiliğinden oluşacak. Çünkü biz Türkiye olarak doğru işi yapan üreticilere sahibiz. Çin’e göre çok iyiyiz. Bir ürünü elime aldığımda onun Türk malı olduğunu Almanya’dan da İtalya’dan da anlayabiliyorum. Ama bizim o kaliteyi markalaşarak yansıtmamız lazım. Ben Türkiye’de 150-200 liraya bir gömlek satıyorum, Almanya’da aynı gömlek 89 Euro’ya satılıyor. Devletimiz katma değerli ürünler konusunda ciddi teşvikler vermeye başladı. İşte kira bedellerinin ödenmesi yurt dışında, bunun yanında reklam giderlerinin bir kısmı ödeniyor. İşçi maliyetlerinin bir kısmı ödeniyor. Şuan sadece ihracat yapın, dışa yatırım yapın biz sizin ne istiyorsanız yardımcı olalım durumunda devletimiz. Ama işte o pandemi her şeyi durdurdu” diye konuştu.
